20 Mayıs 2013 Pazartesi

8 Mayıs 2012 Salı

bu toprakların yedek sahipleri


annelerini araba çiğner,
bunlara birşey olmaz, bilirler
her öğünleri glikoz
zehirlenmesi
arada protein kaçabilir
boğazlarına
durur
boğazlarına
arabalar sıra sıra
lozan'ın marifetleri
bunlar
isviçre'de bir şehir
bankaları ve
çikolata
renkleri demografilerinin
siyah
türk, kürt, ermeni gibi

babaları materyalist
rasyonalisttir
doğru yerde doğru
kelimelerle yerler
içerler
kusarlar
bunlara birşey olmaz, yaşarlar
her içkileri renkli
kotları cafcaflı
her atölyede Langenscheidt
var çünkü
yok çünkü
varlıklarının da başka ispatı
göstergesi, bürhanı
delili
köyleri delili
hangisininki değil -ki
laz, çerkes, kara...
amaan! muhakkak aradan
olacak kaçan.

25 Mart 2012 Pazar

the butcher / radiohead

güzellik beynini patlatacak
kanlı detayları muhafaza et
herşeyiyle adam için süsle onları

yalnız yaşadım, ama kafam karışık
kasabım ben, hissetmem

kollarımı kaparken
solucanları sıkıştırırken
yukarı, yukarı, kalbimin içinden
beynime doğru

ben; iri, boş ve basit oluşum
kesilmiş
doğranmış, köşebaşındaki ciğer..
kalbim vazgeçmiyor
hala atıyor kalbim

bir savaşçı o, bir savaşçı,
içinden kopup gelen lain kahpeye emanet
o bir savaşçı, bir asker,
içinden fırlayan lanetli kaphenin ta kendisi


şahsi yorumum

2 Şubat 2012 Perşembe

tractatus

Wovon man nicht sprechen kann, darüber muss man schweigen.

Üzerinde konuşulmayan konusunda susmalı.

Son tümce: Tractatus Logico-Philosophicus (veya Logisch-Philosophische Abhandlung), Ludwig Wittgenstein, 1921

16 Kasım 2011 Çarşamba

Türkiye'de İslamcılık / Baby Don't Go



aldım mı da iyisi olsun dedik biliyon mu hafız
dedi
yatsıyı ötelemeye başlamıştık ki

arkama baktım önümde bir şey yoktu
önüme baktım arkamda kimse

gül de fotosentez yapar mı? ve
çocuğumu öldüren herkesin düşmanıyım hafız
dedi



herkes yalan söyler
islamcılar da yalan söylerler

üç vakte kadar bu sigara içilecek
kağıt öpülecek
tütün yatırılacak
çakmak çakılacak

bir de çay getir hafız
dedi
yatsıyı öteleyip ummana dalacaklardı

18 Ekim 2011 Salı

postposta şiir

debdebelendim de duruldum
arbededen arbedeye savruldum
dağdağası bıktırdı hayatınızın
bir velvelede gönlüm benim

belkıs gibidir cimcimem
bitmez mi hiç vesvesem
şaşaasını dünyanın neyleyem
bir tantanada gönlüm benim

14 Eylül 2011 Çarşamba

olur ya..

Onlara, şeytanın peşine taktığı ve kendisine verdiğimiz ayetlerden sıyrılarak azgınlardan olan kişinin olayını anlat.
Dileseydik, onu ayetlerimizle üstün kılardık; fakat o, dünyaya meyletti ve hevesine uydu. Durumu, üstüne varsan da, kendi haline bıraksan da, dilini sarkıtıp soluyan köpeğin durumu gibidir. İşte ayetlerimizi yalan sayan kimselerin hali böyledir. Sen onlara bu kıssayı anlat, ola ki üzerinde düşünürler.

A'raf 175-176